GÖNÜL KÖZÜNDE KAHVE

82 0

Hayatta hiçbir şeyi bildim deme… Hatta hiç bilme. Çünkü ne kadar çok bilirsen o kadar çok üzülürsün. Sadece cümlenin içine nakşolmuş umudu çekip çıkarmalı insan: “Hayatın başına gelen her şey hasendir.” demeli.

Evet, her şey. Umut, her şey daha iyi olacak diye beklentilerde saklı değildir. Hayatın bu andaki kanatlarının gölgesine sığınabilmektir. Sabahın ışığıyla yolunu bulmak, soluduğun da havayla umutlanmaktır. Ona kahve koyup dem vurmaktır gönül dostunla.

İnsanın bazı şeyleri anlamlanır aniden. Hemdeminle dertlere ram olmuş gönül közünde yaptığın kahve, çoğu zaman hüzün dehlizlerine dem vurmak için yapılır ve her yudum da biraz daha götürür seni umuda. Yolculuk için ümit beslemeye ve hayata biraz daha tutunursun her kahve yudumunda. Kahveye her köz koyduğunda biraz daha eritir içindeki dünyayı ve insanlara ait buzları. Kahve bitimine doğru bir inşirah sarar yüreğini, belkide  beklentisizliği beklenti haline getirmiş koca bir yürek hali hasıl olur tüm benliğine. Yine düşer aklına kalbinde gizlediğin en kesif acılar, geçmişteki bin tövbelerine sarılmalarındaki  sancılar. Duyguların hissizleşir belli zaman sonra… Bittiğindeyse hiçbirşey karşılamaz giden umutlarını, yıkılan ümitlerine derman bulunmaz. Prangalarla sürgün eder seni insanlardan beklediğin her beklenti. Herşeye rağmen, herşeyin sahibini yâr edinip,  O’nun yaralarına derman olma tevekkülü sarar yaralarını… Yoktan var edenin varlığıyla, yok oluşun anlam bulur. Havf ve recâ dengesini kurduğunda, yaralarına derman olan asıl Yâr’in verdiği tarifsiz huzurun efsunu sarar ruhunu.

Ve artık imtihanın adı kurtuluş olur…

Bir cevap yazın