Hasret bir kuşun ciğerinde pâreleniyor
Ne yaptı sana bu şehir?
Hâlini sormuyor belli yakamoz çiçekleri
Bir yabancı gibisin bu şehrin kırsalına
Peki senin yüreğinin yangınına bir çare var mı?
Var mı kaybolduğun sahipsizlik girdabına bir çare?
Kanatlarına soran oldu mu mesela hüznünün bölük pörçük rüzgarını
Sen derinliğine hapsettiğin bu ıslak yalnızlığın coşkusuyla dayan
Gözlerini ufuk bürüsün
Yüreğinde atan özlem ateşini bir yakıt eyle umutlarına
Zor duygularına kilit vurman
Seni özlemeyeni düşündükçe güneşin yırtık ağzı acı veriyor
Biliyorum
Kılcal damarlarına kadar sızlıyor yüreğin
İçinde büyüt bu şehri
Özlemini yaka iğnesi yap dik duruşuna
Anlamıyorlar sessiz bir başkaldırı nasıl sere serpe dayanır bu boşluğa
Hasretin bir şehre mi sanki?
Sanki bu kadar delice mi susuzluğunun sebebi?
En basit görünen yıpratıyor ayak tabanlarını
Gözyaşların sevginin hasretliğiyle ıslatıyor yanağını
Yüreğine akıyor sonra
Temizliyor hayal kırıklığının acısını
Bu yetiyor işte yüreğindeki hasret bulutunun içinde gülümseyebilmeye
Bu yetiyor yorgunluğunu çekip almaya